19. yüzyıldaki inşasından itibaren saray, hem padişahların evi olmuş hem de önemli devlet işleri burada görülmüştür. 1850’lerin başlarında Topkapı Sarayı ihtiyaçları karşılamadığı için padişah ve ailesi Dolmabahçe, Çırağan ve Yıldız Sarayları’na taşınıştır. Topkapı Sarayı’nda yalnızca hazine, kutsal emanetler ve arşivler tutulmuştur.
Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşünden sonra, saray 1924 yılında müzeye dönüştürülmüştür.
Saray 45.000 metrekarenin üzerinde bir alana yayılmıştır ve daireler, devlet erkanına ait rezidanslar, bahçe ve avlular arasında inşa edilmiş kasırlardan oluşmaktadır.
Topkapı dünyanın en zengin müzelerinden bir tanesidir ve düzenli olarak güncelenen sergi alanlarında gösterilen 80.000’den çok objeye ev sahipliği yapmaktadır. Topkapı Sarayı Müzesi I, II, II ve IV. Avlu, Hazine ve Harem olarak bölünmüştür.
Topkapı yüzyıllar içerisinde genişlemiş ve değişmiştir ancak sarayın dört avlulu planı aynı kalmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nda hükümdar ve ailesi, halktan ayrı tutulurdu. İlk avlu herkese açıkken ikinci avlu yalnızca imparatorluk erkanına açıktı. Üçüncü ve dördüncü avlu yalnızca hükümdar ailesine ve saray çalışanlarına aitti. İlk avlu, Aya Sofya’nın arkasında yer alır ve Alay Meydanı olarak bilinir.
İkinci Avlu
Sarayın ikinci avlusu imparatorluğun idari işleri için kullanılmaktadır. İkinci avluya Ortakapı ya da
Bâb-üs Selâm’dan girilir. Bu kapı 1524 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından yaptırılmıştır ve Osmanlı Dönemi’nde buradan yalnızca padişahın ve padişahın annesinin geçmesine izin vardır.
Üçüncü Avlu
Saadet Kapısı ya da Bâbüssaâde Kapısı olarak bilinen bu ana kapı padişahın kişisel dairesinin girişidir. Saadet Kapısı’nın içerisinde 16. yüzyılda inşa edilen ve 18. yüzyılda yenilenen Divan Meydanı bulunmaktadır. Divan Meydanı, resmi görevliler ve yabancı elçilerle devlet işlerinin görüşüldüğü yerdir.
Sarayın kuzeydoğuda kalan kısmı, Lale Bahçesi ya da Dördüncü Avlu olarak anılır ve kasırlarla doludur. Lale Bahçesi’nden çıkan merdivenlerin sonunda mermer bir teras ve güzel bir havuzla birlikte sarayın en göz alıcı üç binası bulunmaktadır.
Aya İrini
İstanbul’un fethinden sonra Topkapı Sarayı topraklarına katılan Aya İrini, Topkapı Sarayı’nın arkasında bulunmaktadır.
Hazine
İmparatorluk döneminden kalma geniş obje koleksiyonu ve terasından nefes kesici İstanbul manzarasıyla Hazine, Topkapı Sarayı’nın en dikkat çekici yerlerinden birisidir. Yapı, 1460 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılmış ve her zaman sanat eserleri ve hazinelerin korunduğu yer olarak kullanılmıştır.
Harem
Harem, Arapça yasaklamak, men etmek ya da yasaklamak dolayısıyla korumak anlamına gelen “haram” fiilinden gelmektedir. Topkapı Sarayı’nda, Harem Odaları padişahların aileleriyle birlikte yaşadıkları yerlerdir. Padişahın annesi ve eşleri, çocukları ve hizmetlilerinin evidir.
Haremde 300’den fazla oda, dokuz hamam, iki cami, bir hastane, yurtlar ve bir çamaşırhane bulunmaktadır. Harem zaman içerisinde çeşitli restorasyonlar ve genişletmelerden geçerek günümüze ulaşmıştır. Haremin planı ardı ardına uzanan avlular ve avluları çevreleyen yaşam alanları, odalar, kasırlar ve hizmet binalarından oluşmaktadır.
Osmanlı İmparatorluğu’nun yüksek kültürüne ilgi duyan herkesin görmesi gereken Topkapı Sarayı’nın tamamını rahatça gezebilmek için en azından üç saatinizi ayırmanız önerilir.